DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Av. İrfan SÖNMEZ
Av. İrfan SÖNMEZ
Giriş Tarihi : 02-08-2023 08:20

İSLAM VE SİYASET

Din - siyaset ilişkisi öteden beri  "nasıl bir siyaset" sorusuna cevap arayanların ilgi odağı olmuştur.

Sorunun cevabı, daha çok dört halife dönemi ve sonrasında kurulan devletlerde aranmıştır. Emevi dönemi uygulamaları ile İslam arasında kurulmaya çalışılan ilişki çoğu zaman olumsuzdur. Muaviye'nin halifeliğinden başlayarak sonraki dönem uygulamalarını ne bütünüyle İslam'la ilişkilendirmek ne de bütünüyle İslam'dan soyutlamak mümkündür.

Nagihan Doğan, İletişim Yayınları arasında çıkan,"Dinin İktidarı, İktidarın Dini" isimli çalışmasında bu sorunun cevabını Abbasiler döneminde arayarak bulmaya çalışmış.

Yazar kitabına," bugün din etiketi yapıştırılan birçok düşünce, gelenek ve teorinin dinle değil ancak tarihsel olgularla izah edilebileceğini" (s.18)söyleyerek başlıyor. Gerçekten de bugün din etiketi yapıştırılan birçok toplumsal kabul ve pratiğin arkasında din değil, uygulana uygulana kutsallaştırılmış -tarihsel- durumlar vardır. Sahih bir din anlayışının oluşturulması her şeyden önce dinle gelenek arasında sağlıklı bir ayrımın yapılmasına bağlıdır. Günümüzde dinden kopuşların sebeplerinden biri, tarihsel olanın şimdinin ihtiyaçlarına cevap vermemesi, dünün bugüne yetmemesi,  dünün sosyal ve siyasal ihtiyaçlardan kaynaklanan üretimlerinin  din gibi mütalaa edilmesi  yüzündendir.

Emeviler, iktidarlarını meşrulaştırmak için kader teorisini(cebriye) kullanmış, iktidarlarını Allah'ın takdirine bağlamışlardı. Aynı teori, belki daha az yoğunlukta Abbasiler tarafından da kullanılmış,iktidara sahip olma Allah'ın takdiri olarak nitelenmiştir. Doğan, Abbasilerin iktidara gelişini Emevilerin mevaliye karşı tutumunun yarattığı tepki ve Abbasi propagandasının bu sınıf üzerinde yarattığı etki ve  onlardan alınan desteğe bağlar.(37) Süreç boyunca Emevilerin- dinsizliği- vurgulanarak taraftar toplanmıştır.(s.83)  Bu dönem aynı zamanda Emevi dönemi boyunca  imamet konusunda Hz.Ali'ye verilen desteğin, imamın otoritesini ve ayrıcalıklarını dini argümanlara bağlayarak mezhepleşme yoluna girdiği dönemdir.(s.48)

Abbasi ihtilali peygamber soyundan(Ali oğullarından) bir kişiyi hilafete getirmek üzere başlar. Temel gerekçe Peygamber'e Emevilerden daha yakın olmak ve yönetimin kendi hakları olduğudur.Ancak ihtilal başarıya ulaşır ulaşmaz hz.Ali ailesi dışlanarak yönetimi Abbas oğulları ele geçirir."İhtilaller kendi çocuklarını yer kuralı" bir defa daha işlemiştir. İhtilalin lideri, Abbasilere iktidarı hediye eden Eba Müslim de dostça saraya çağrılıp infaz edildi. 

İktidar ele geçirildikten sonra Emevilerin yaptığını Abbasiler de yapar, "Allah,Abbas ve çocuklarının bedenine cehennem ateşini haram kılmıştır." bu amcam(Hz.Abbas) kırk halifenin babasıdır,Kureyşin en iyisidir"(s.73) gibi uydurma hadisler dolaşıma sokulur.Bu hadislerle hem Abbasi hilafeti meşrulaştırılır hem de hilafetin Ali oğullarının hakkı olmadığı vurgulanmış olur.(s.78)

Kitapta  özellikle tasavvufi çevrelerde yaygın olan Mehdi-Süfyani beklentilerine de açıklık getirilir. N.Doğan konuya şu şekilde açıklar: Emeviler döneminde Hilafetin idaresi  Emevi ailesinin Süfyani(Ebu Süfyan oğulları) kolundan Mervani koluna geçince, Süfyani ailesinden birinin (Süfyan ya da Süfyani el Muntazır) tekrar başa geçeceğine dair haberler/hadisler üretilmişti. Süfyani beklentisi Abbasiler döneminde bir dizi isyanı bile tetikledi...Abbasi çevreleri bu beklentiye Süfyani figürünü şeytanlaştırarak cevap verdiler.Onu cinayet, Müslümanları esir etme,kadınların karnını deşme,din alimlerini katletme gibi kötü fiiller işleyecek, yeryüzüne adalet dağıtmak üzere geleceği umut edilen mehdiye karşı savaşacak deccale dönüştürdüler.Başka deyişle  apokaliptik (kıyamet edebiyatı) gelenekte Süfyani, Emevi ailesinin Süfyani kolunun mehdisi iken gerçek mehdiye karşı savaşacak dinsiz bir düşman haline geldi.(s.87-89)

İslam bir devlet hedefi veya biçimi vazetmiş midir sorusu, din siyaset ilişkileri irdelenirken üzerinde en çok durulan konudur. Hedeflemiştir diyenlerin gerekçesi, Kuran'da bazı suçlarla ilgili olarak geçen (Cinayet, zina,hırsızlık gibi) cezalardır. Bu cezaların ancak devlet olmakla tatbik edilebileceğini düşünen bazı çevreler İslam'ın devletleşmeyi hedeflediğini savunmuşlardır. Yazara göre ise "Müslümanlar şeri bir gereklilik olduğunu düşündükleri için değil, basitçe cemaatin birlik,uyum ve muhafazası için devletleştiler...Ebu Bekir vahiy ya da hadis kanalıyla ulaşan ilahi bir buyrukla değil,pratik nedenlerden dolayı cemaatin başına geçti...Hilafetin ortaya çıkışı nasla ilgili bir mesele olmamakla birlikte,sonradan onu saf dini bir kurum olarak gören bir anlayış gelişti... Bu anlayışın, hükümdarın ilahi onaya sahip olduğu Mezopotamya ya da spesifik olarak antik İran geleneğinden devralındığı sıkça zikredilr ve bunun bilhassa Abbasiler için geçerli olduğu düşünülür... Nitekim din ve mülk ikiz kardeştir   söylemi İran siyaset düşüncesinden ödünç alınmıştır."(s.143) Bu, yönetenlerin de işine gelmiştir,dinle irtibatlandırılmak,  muhaliflerine karşı harekete geçme hususunda halifeye hem  dini ruhsat vermiş, hem de ona karşı ayaklanmak, Allah'a  karşı gelmekle eş  tutularak ellerini güçlendirmiştir.

Nagihan Doğan, imamın  liderliğini tanrısal seçime  dayandıran Şii imamet nazariyesinin aksine ,Sunni siyaset düşüncesinde halifenin seçimle iktidara geldiğinin farz edildiğini ama seçimi yapanların halk değil ehlü'l -hall vel-akd denilen sınıf olduğunu belirtir. Ancak  hiç bir zaman böyle bir seçici kurul olmamış en azından varlığı formaliteden öteye geçememiştir. Kuran ve sünnet de böyle  bir sınıfın varlığına gerekçe olacak bir nass ortaya koymamıştır. Yöneticilerin seçimini bir sınıfa bırakmak,bu sınıfın dışında kalanları reşit olarak görmemek anlamına geldiği için İslam dünyasında bir demokrasi kültürünün oluşması mümkün olmamıştır.Bunda biat prensibinin zamanla değişime uğramasının payı büyüktür. Sunni düşüncede biata bağlı kalmanın şartı, halifenin şeriata bağlı kalmasıdır. Ancak zamanla bu şart terk edilmiş, kayıtsız şartsız itaat doktrinine geçilerek,(s.174)halife zalim de olsa fasık da olsa itaat edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Din alimlerini bu çizgiye iten fitne tabiriyle ifade edilen  isyanlar ve bunun sebep olduğu hizipleşmenin Müslümanlar üzerinde yarattığı etkiydi.Sonunda  cemaatin birliğini sağlama,  idarecilerin zulüm ve adaletsizliğini engellemeye tercih edildi... Gerçekte halifenin cemaatin rıza ve onayı ile iş başına geleceği ve günahkar bir hükümdara itaat mecburiyetinin olmadığı düşüncesi  hiç bir zaman uygulanmadı.Şii imam uygulamada değil ama tanım gereği,sunni halife ise tanım gereği değil ama uygulamada tam bir otokrattı.(s.175)

Kitapta Abbasi hükümdarı  Me'mun döneminde başlayan Kuran'ın mahluk olup olmadığı(Mihne ) tartışmalarına da yer verilmiş.Yaza,r hadisçileri takibat altına almanın onların otoritesini sarsma maksadına matuf olduğunu belirtir. Çünkü  hadisçilerin bir alimin ne kadar muteber olduğunu belirlemeye yönelik çalışmaları, pek çok kelamcının dini konularda görüş bildirme ve hadis rivayet etme ruhsatını ellerinden almakta, din adına konuşma neredeyse hadisçilere tekeline alınmaktaydı.Öyle ki Ahmed b.Hanbel,sadece Kuran'ın yaratılmış olduğunu iddia edenleri değil,onları tekfir etmekten imtina edenleri de tekfir ediyor, onlar için Allah düşmanı,zındık, kafir gibi ifadeler kullanıyordu...Bunun anlamı, Kuran, sünnet ve icma dışında her türlü beşeri  çıkarımın değersiz olduğuydu.(s.302) Bu aynı zamanda kitap, sünnet ve icmada cevabı olmayan şeyi yok farzetmekti. Ahmed b.Hanbel sorgulanırken de Kuran veya sünnette yer almayan bir konudan bahsedildiğinde verdiği cevap; bu nedir bilmiyorum şeklinde hep aynı olmuştu.(s.301) İslam dünyasında felsefenin gelişmemesiyle ilgili çalışmaları belki de hadisçilerin bu -aklı önleyici-tavırlarından başlatmak gerek. 

Kısacası yazara göre,İslam dünyasında yaygın olan din-siyaset özdeşliği,- İslami kaynaklardan ziyade Müslümanların tarihsel tecrübeleri ile ilgili bir konudur.İslam bir devlet ve hükümet biçimi  şart koşmadığı gibi siyaset konusunda da çok az şey söylemiştir.İslam'ın siyasal bir din olarak anlaşılmasının sebeplerinden biri, Müslümanların din ve devletin iç içe olduğu Sasani imparatorluk geleneğini miras almaları ve evrensellik iddiasında bulunan bir imparatorlukta dinin etnik ve kültürel bariyerleri kaldırmanın  ve -din alimlerinin yardımıyla- tüm dikkati yöneticiye sadakate çekmenin en etkili yolu olmasıdır.(s.307)

 Aradan 13 asır geçmesine rağmen bugün de öyle değil mi?

NELER SÖYLENDİ?
@
Av. İrfan SÖNMEZ

Av. İrfan SÖNMEZ

DİĞER YAZILARI Şimdi milliyetçilik yapma zamanı Dil üzerinden bölücülük Balkon konuşmasının satır araları Milliyetçiliğin özlü bir tarihi Ahlaksız siyaset kaybetti Kazanan demokrasidir Tony Blair'in yolculuğu Kazanan milliyetçilik olmalı Bir terör saldırısının düşündürdükleri Asıl tehdit bu siyaset tarzıdır Ülkücülük yağmalanırken Yerlikaya ve mafya operasyonları Bülbülü öldürmek DEM üzerinden milliyetçilik Biz seyrederken yahut siyasi münafıklık Mülakatlar ve iktidar Korkuları yönetmek Milliyetçilik ve İslam Sisi ile barış Montaigne haksız mı? Zana ve Ahmet Türk’ün çağrısı İslam düşüncesi ve ikbal Enkazdan oy çıkarmak! Aynı kaba tükürmek Düşün artık yargının yakasından Uluslararası Adalet Divanı’nın İsrail kararı Şeyhefendi'nin rüyasındaki Türkiye Sinan Ateş dosyası neyi bekliyor? Terörle mücadelede söz birliği ve kararlılık Deizm ve Kuran SULTAN DİNİN İKİZ KARDEŞİ OLUNCA Şehitlerimize dokunmayın! Dağın sözünü meclise taşımak Kabuk bağlamış yaraları deşmek ŞEHY SAİD ARAP'I SEVMEK YAHUT SEVMEMEK Kuyu ve külhan YUNANİSTAN ZİYARETİ İYİ Parti’nin kararı MİLLİYETÇİLİK VE MODERNİZM Atatürk Demirtaş’a selam gönderir miydi? Türkiye'de din anlayışında değişim süreci Yargı bağımsızlığı ABD/İsrail yapımı soykırım CHP’de yeni dönem Meclisin imkanlarını milletin aleyhine kullanmak! Kurtuluş paradoksu NİCE YÜZ YILLARA İslam düşüncesinin siyasal ufku Irak, Suriye, Libya ve Filistin, ya sonra?  Para ve Faiz FİLİSTİN,İSRAİL,BATI’NIN İKİ YÜZLÜLÜĞÜ Hamas'ın saldırısı ve Filistin sorunu Öz vatanda sığınmacı olmak AİHM kararları ve çifte standart Mafya ile mücadele Tek dil, bütünleştirir Edepsizliğin dini yoktur!  Cabiri; yeniden yapılanma -2 Bölünme Anayasası DAĞINIK MUHALEFET BİN DOKUZYÜZ YETMİŞ SEKİZ Tarihi parçalamak İtaat ve itaatsizlik üzerine Milliyetçiler nasıl birleşir? Milliyetçilerin birliği Cabiri ve yeniden yapılanma BAHÇELİ’NİN İTTİFAK ÇAĞRISI Çürüme Yerel seçimlere doğru, ittifak mı, tek başına mı? Hukuk olmadan ekonomi düzelmez! VATANDAŞ NEREDE, MUHALEFET NEREDE? ZAM YAĞMURU VE ALDATMA USTALARI İslam, demokrasi ve Türkiye Bu kafayla mı? KAYBETME PSİKOLOJİSİ İLE SEÇİM KAZANILMAZ Fransa’dan ders almak MERDAN YANARDAĞ, ÖCALAN İYİ PARTİ KONGRESİ VE YENİ SİYASETİN İPUÇLARI Bir kitap ‘Popülizmin küresel yükselişi’ Dini cehalet ve fanatizm Sorunumuz din ve milliyetçilik satanlardır 14 MAYIS SEÇİMLERİ VE BATI BİZ PKK'YA BAKARKEN... Yeni hükümet ve beklentiler Suçlu sadece muhalefet mi? Gyges'in yüzüğü yahut bağımlı yargı BİR HATIRA:GÜN SAZAK'IN ARDINDAN Geleceğini başkalarının ellerine bırakan toplum Anketler ve sonuçlar TARAFIMIZ BELLİ! Ayrıştırma siyaseti yerine birleştirme siyaseti Türkiye değişim istiyor AKP giderse... Milliyetçiler birleşiniz! Zamansız söz kime yarar EKONOMİK KRİZ,MİLLİYETÇİLİK VE AYRIŞMA Enfokrasi Testi kırıldı Akşener ve Altılı masa DAHA SORGULAMANIN ZAMANI GELMEDİ Mİ? Zaman daralıyor AFET BÖLGESİ, KADER-TEDBİR Deprem, Hatay ve Sığınmacılar Acımız büyük Büyük felaket Akşener ne diyor? Ortak politikalar metni, bir iktidar sıçraması Her seçim İmralı KARNE HEDİYESİ Bu sese kulak verilmeli FAY HATLARI ÜZERİNDE SİYASET Tutukluluk ve siyaset SİNAN ATEŞ'İN YAKTIĞI ATEŞ Yeni bir milliyetçi sıçrama ŞİDDET KÜLTÜRÜ Robotların duyguları yoktur! Tepkileri toplumsallaştırmak Seçilmiş travma Akşener’in suçu! Sosyal medya ve seçimler HERKES İÇİN ADALET Mahkeme kararı ile Kılıçdaroğlu’nun önü açıldı Yargı’nın intiharı ÇOCUK İSTİSMARI, STRATEJİSİZLİK ASKERİMİZ FAKİRDENDİR POST KAVGASI DEĞİL,VATAN KAVGASI Seçmenle duygusal ilişki kurmak YALANLA AVUNMAK Telafisi olmayan bir seçim Parti kapatma: Hukuk ve siyaset Sisi, Esat, muhalefet Parti kapatmak HDP, HANGİ MASANIN ALTINDA? HDP ile görüşme YERLİ VE MİLLİ OTOMOBİLDE SORULAR Suçlu bulundu: Türklük SİYASÎ İSTİKRAR VE GÜNDEM Kapanmış yarayı deşmek Fakıbaba, erdemli siyaset SİYASETÇİNİN BAŞARISI NE İLE ÖLÇÜLÜR? SEÇMEN EĞİLİMLERİNİ ANLAMAK Demokrasi ne ile var olur? YORUMA AÇIK OLMAYAN NAS BUDUR! BİZDEN Mİ OLSUN, ONDAN MI OLSUN? Bu kafayla terör bitmez! Sığınmacı sorunu, biz ve ABD SİYASİ NEZAKET VE CHP AHLAK KRİZİ Anketler ne diyor? İttifak ve nezaket Selçuklunun Osmanlının torunu, cumhuriyetin çocuklarıyız... Adaylık tartışmaları CUMHURBAŞKANI KİM OLMALI? YA HUKUK DEVLETİ YA YOLSUZLUK DEVLETİ KAFALAR DEĞİŞMEDİKÇE TARİH ÜZERİNDEN KUTUPLAŞTIRMA İMAM HATİPLER VE ŞARKICI GÜLŞEN EKONOMİK SORUNLARI ÇÖZECEK KADRO Doğru aday, kazanacak adaydır Keskin dil barış getirmez PARTİLER, İHTİMALLER
NAMAZ VAKİTLERİ
PUAN DURUMU
  • Süper LigOP
  • 1GALATASARAY3287
  • 2FENERBAHÇE3285
  • 3TRABZONSPOR3252
  • 4BEŞİKTAŞ3248
  • 5ÇAYKUR RİZESPOR3248
  • 6RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ3246
  • 7KASIMPAŞA3246
  • 8EMS YAPI SİVASSPOR3244
  • 9BITEXEN ANTALYASPOR3242
  • 10CORENDON ALANYASPOR3242
  • 11YUKATEL ADANA DEMİRSPOR3240
  • 12YILPORT SAMSUNSPOR3238
  • 13MKE ANKARAGÜCÜ3237
  • 14MONDİHOME KAYSERİSPOR3237
  • 15TÜMOSAN KONYASPOR3236
  • 16ATAKAŞ HATAYSPOR3233
  • 17GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ3231
  • 18VAVACARS FATİH KARAGÜMRÜK3230
  • 19SİLTAŞ YAPI PENDİKSPOR FUTBOL3230
  • 20İSTANBULSPOR3216
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA
islami sohbet müzik indir dini sohbet sohbet