(Geçen haftadan devam)
Uzun bir uğraşla merdivenleri çıktılar. Mozoleye doğru ağır ağır ilerlediler. İçerisi çok serindi. Şoför büyük bir azimle yürümeye çalışan kadının koluna girmişti. Kadının nefes alışları sıklaşmıştı. Nihayet mozolenin önüne geldiler. Kadın şoförün kolundan ani bir hareketle kurtuldu. Çantasını açtı. Tek bir karanfil çıkardı.
Mozoleye doğru ilerledi.
Çiçeği mozoleye koydu. Şoför şaşkınlıkla olayı seyrederken kadının ağzından şu sözlerin döküldüğünü fark etti.
“Hayatım boyunca sana verdiğim sözü tutmak için çalıştım” dedi.
Ağır ağır geriye çekilen kadın ellerini açıp Fatiha okumaya başladı. Şoför kısa bir şaşkınlığın ardından ona katıldı. Kadın bir anlık suskunluktan sonar…
“Hadi gidelim” dedi.
Geldiklerinden çok daha ağır bir şekilde arabaya döndüler. Şoför kadının durumundan endişelenmeye başlamıştı.
“Yoruldun mu teyze” dedi.
Kadın sustu...
Bir süre suskunluktan sonra ‘Evet hem de çok yoruldum’ diye cevapladı.
“Nereye gidiyoruz?’ dedi şoför.
“Bankaya” dedi.
Şoför, arabasındaki kadının herhangi biri olmadığını anlamıştı. Bu yaşlı kadının Atatürk’e verdiği söz ne olabilirdi? En sonunda dayanamadı.
“Teyzeciğim bir şey sorabilir miyim?” dedi.
“Sor bakalım evladım” dedi kadın.
“Anıtkabir’de Atatürk’e bir söz verdiğinizi söylemiştiniz. Neydi o söz?
“Uzun hikâye evladım” dedi kadın.
“Olsun be teyze anlat ne olur”
“Ben lisedeyken bizim okulumuza gelmişti Atatürk. Beni de Ata’ya çiçek vermek için seçmişlerdi. Çiçeği verdiğimde bana ismimi sordu. Bende ‘Adalet’ dedim. Bunun üzerine ‘Ne güzel ismin varmış’ dedi. ‘Okulu bitirince ne olacaksın’ dedi bana. Bende hemşire olacağım dedim. Oda ‘Güzel meslek ama bence sen Hâkim ol ismine çok yakışır’ dedi. Ben kadından hâkim olmaz ki dedim. Kaşlarını çattı,
‘Sen istedikten sonra olur. Senden söz istiyorum hakim olacaksın’ dedi ..’
“Sen ne dedin peki?”
“Mustafa Kemal emretmiş ne denir? Söz verdim.”
“Peki, olabildin mi Adalet Teyze?”
“Evet, ben Cumhuriyetin ilk kadın hâkimlerindenim”
“Vay be. Sende ne hikâye varmış Adalet Teyze”
“Herkesin bir hikâyesi vardır evladım. Herkesin hikâyesi de kendine göre değerlidir. Eğer insanların hikâyelerini bilip anlayabilirsen insanlara daha anlayışlı davranabilirsin”
“Haklısın Adalet Teyze. Bu banka mı gelmek istediğin”?
“Evet!”
“Yardım edeyim mi? Bende geleyim mi?”
“Hayır. Sen burada bekle lütfen. Bu arada adın neydi evladım?’
“Osman, teyzeciğim”
“Tamam Osman. Beni 45 dakika sonra buradan al olur mu?’
“Tamam teyzeciğim!”
Adalet hanım bankadan içeri girdi.
Osman, öğlen saatinin geldiğini fark edip yemeğe gitti. Yemek boyunca Adalet hanımı düşündü.
“Kim bilir neler yaşamış, neler görmüştür” diye düşündü. Tam vaktinde bankanın önündeydi. Adalet hanım 15 dakikalık gecikme ile geldi.
“Hoş geldin Hâkim Teyze”
“Çok uzun zamandır bana Hâkim denmemişti”
“Hoşuna gitmediyse söylemeyeyim?”
“Yok, aksine hoşuma gitti sağ ol”
“Nereye gidiyoruz?”
“Seyran bağları’na”
“Tabii”
“Hâkim Teyze çok yer gezmişsindir sen”
“Tüm Anadolu’yu karış karış gezdik rahmetli kocamla”
“Ne iş yapardı amca?”
“Subaydı.”
“Ne zaman vefat etti?”
“1952′de”
“Çok olmuş, çok da gençmiş”
“Kore savaşında şehit oldu dedi.” Titreyen sesiyle kadın…
“Allah rahmet eylesin Hâkim teyze” diyebildi şoför.
“sağ ol” diye cevapladı Adalet teyze.
***
“Seyran bağları’na geldik nereye gideceğiz?’
“Sağa sap ikinci binanın önünde dur.” dedi kadın.
“Tamam. Buyur Hâkim Teyze. Bende geleyim mi”?
“Yok bekle burada”
Osman beklemeye başladı. Bir ara merak etti. Binanın uzaktan görünen levhasına baktı. ‘Seyranbağları Kız Yetiştirme Yurdu’ yazısını okudu. Anlam veremedi. ‘Bu kadın burada ne yapar ki?’ diye düşündü.
Yarım saat sonra Adalet Hanım göründü. Yanında orta yaşlı kibar bir hanım vardı. Adalet hanımı arabaya ağır ağır bindirdi. Kadın..
“Adalet Hanım size ne kadar teşekkür etsek azdır. Her zaman yanımızdasınız. Kızlarda sizi çok seviyor. Ne olur arayı çok uzatmayın. Yine gelin” dedi.
Adalet hanım, buğulu gözlerle ‘İnşallah. Kızlara selamımı söyleyin. Bende onları çok seviyorum. Onlara iyi bakın’ dedi.
Araba hareket etti.
“Nereye Hâkim Teyze?’
“Hemen iki sokak öteye’
Osman iki sokak ötede bu sefer başka bir binanın önüne park etti.
Bu binada da ‘Ankara Seyran bağları Huzurevi’ yazıyordu.
“Bekle beni”
“Tabii Hâkim Teyze” diyebildi şoför. (Alıntı)
***
Bu gerçek ve heyecanlı hikâyenin devamı yine haftaya kaldı sevgili okurlarım.
Lütfen haftayı bekleyiniz.
*///*