TÜRKİYEDE KÜLTÜR FESTİVALLERİ

Harput gazetesinin değerli okuyucularına selam ve saygılarımı ileterek yazıma başlamak istiyorum.

05 Ağustos 2023 tarihinde 11 ilimizi kapsayan Kültür yolu festivalleri başladı.

Bakan M. Nuri ERSOY un Nevşehir de açılışını yaptığı yüz gün sürecek Kültür festivali Nevşehir, Erzurum, Trabzon, Çanakkale, Ankara, Konya, İstanbul, Diyarbakır, İzmir, Antalya da yapılacak.

Elazığ mı yok şaşırdık mı onada yok diyelim gitsin, ilimizi ziyaret eden siyasetin ve bürokrasinin omuzu kalabalıkları her defasında ballandıra ballandıra şehrimizin özelliklerini sanki biz bilmiyormuşuz gibi bize anlatırlar, kadim şehir derler doğunun incisi derler medeniyet beşiği derler. Tabi çok önemli şorşor ve dipsiz gölü unutmazlar bilmeyenler için hatırlatmakta fayda var bu alkışlara şayan olan yer pekte aklı başında insanlar için mütebber yerler değildir yaşı altmışın üzerindekilere sorarsanız anlatırlar size.

Bu kadar övgüye mazhar olan Elazığ nedense içine alınabileceği her hangi bir faaliyet zamanı söz konusu bile olamaz.

Tarih ve Tarihi eser derseniz var, Kültürün alası bizde var gastronomide söz sahibiyiz ama Kültür yolu festival etkinliğinde yokuz neden? Bende gerçekten merak ediyorum. Bu yazdıklarım festivale katılan illerimizden tamamen bağımsızdır mevcut onbir ilimizi canı gönülden tebrik ediyorum her biri birbirinden değerli ve hak ettikleri noktadalar benim sorum niye biz yokuz.

Aklıma ilk gelen bu günkü siyasi temsilcilerin eksikliği diyeceğim ama değil seçim 24 Mayısta yapılmış bu seçimde temsil hakkı kazanan vekillerimizi bu olaya dahil etmek kesinlikle haksızlık olur.

5 Ağustosta start verilen bu etkinliğin hazırlığı en az bir yıl önceden başlamalıdır ki yetiştirilebilsin buna göre o tarihte mevcut siyasetçiler ve bürokratlar ne iş yapıyorlardı diye düşünüyorum eminimki şimdi onlara tek tek sorsak haberleri bile yoktur ancak bakanlıkların alt komisyonlarında alınan kararlar parti meclislerinde dikkate alınmıyormu gurup toplantılarıda dile getirilmiyormu komisyonlarda alınan kararlar raporlanmıyormu diyecem ama sizin şu anda bu konu ile ilgili sessiz siteminizi duyar gibiyim onların çok daha önemli işleri vardı, haklısınız şahsi beka sorunlarını çözmekle meşkul idiler.

Biz niye yokuz diye başlamadan önce bir anı anlatmak istiyorum Elazığın üçte biri büyüklüğündeki bir şehrimize gitmiştim dikkatimi çeken şehirde üç tane müzeyi gezmek istedim ki gittiğim her yerde varsa eğer muhakkak gezerim, işte bu müzeler o kadar ilginçtir ki sizinde dikkatinize sunmak istedim.    

Ziyaret için girdiğim ilk müzenin görevlilerinki haricinde tek odası vardı 20 ye 30 bu odada şehrin minyatür bir ozalit haritesı oluşturulmuş ve yapıştırılmıştı, diğer iki müzede ise balmumu ile yeni dikilmiş kostümlerle giydirilmiş şehzadeler temsili yapılan gerçek anlamda tarihi bir sunumu olmayan iki müze.  Güzel nehrimizin yanındada ulaşılması her babayiğidin ulaşamayacağı yükseklikte birkaç mağara vardı, Milli mücadelenin ilk adımları nedeni ile vatanseverlerimiz için çok değerli olan bu ilimiz turizm konusunda fazla bir cazibesi olmasada ilgi görürken, kafamda kadim şehirimiz Elazığ ile kıyasladığımda harbiden çok üzüldüm

Bu şehrin dört bir yanı tarihi eserler Kaleler ( İlçeler dahil olmak üzere üçü geçiş kalesi toplamda 10 kale), Höyükler, ayakta kalmış yada yarı yıkık Kiliseler (Meryem ana, eski Palu, Keban,Holvenk,Venk. Muşar kiliseleri), Camiler (Tek kubbeli ve Ahşap 25 e yakın Cami).Medreseler ve kütüphaneler (ilçelerle beraber 8 tane) Türbeler, Yatırlar( Bunu tek tek yazarsak sadece isimleri bir kitap olacak kadar), Hamamlar(Biri Kebanda 9 Hamam), Çeşmeler (15 Tarihi Çeşme) kervan saraylar (Keban Denizli Köyü), Baskil Karaleylek kalyonumuz, Ulukentten başlayıp Pekiniğe kadar uzanan Hölbe deresi ve kalyonları var ama biz yokuz.

Folklörümüzde Çayda Çıramızla Avrupada birincilik almışız, Halayımız Nuremiz, Tamzaramız, güvercinimiz, Dik Halayımız dillere destan Kürsübaşı ve kına gecelerimiz var ama biz yokuz.

İşaret şehr-i konmuş yüzlerce corafi işaretli yemek çeşidimiz var (Gastronomide coğrafi işaret mücadelesi içi değerli Hüsamettin KAYA hocamı takdirle anıp sağlıklar diliyorum) ama biz yokuz 

Üzüm, Üzüm Şarabı, Orcik pekmez ve pestilimiz var ama biz yokuz

Türkiyenin hiçbir yerinde yiyemeyeceğiniz o eşsiz Vişne dondurmamız. Tabi vişne demişken Avrupaya, Amerikaya Ortadoğu dan tutun Hindistana kadar uzanmış Vişne mermerimizde unutulmamalı.

Şehrimizin üç tarafının göl ve barajlarla kaplı olduğunu hatırlatırsak buda ayrı bir özelliğimizi ortaya koyarken biz yine yokuz.

Gelin sahipsiz Elazığ diye kendimizi boşa yormayalım ZATEN BİZ YOKUZ.