1950 yılının sonbaharında tahta kasalı bir kamyonun ışıkları gecenin karanlığını yara yara Elazığ’a doğru yol alıyordu.
Merkeze bağlı Gökçe (Lotoğlu) köyünden gelen bu kamyonun kasasında kimler ve neler yoktu ki?.. Sepetler dolusu meyveler, üzümler, bakraçlar dolusu yağlar, yoğurtlar, keçiler, koyunlar, erkekler, kadınlar.
Birde ben ve ninem…
Yedi yaşındayım. Ninem beni şehre götürüyor DSİ’de memur olan ağabeyimin evinde kalacağım, okullu olacağım.
Kalbim göğsümden fırlayacak gibi…
İlk defa şehir görmenin heyecanı içerisindeyim.
O zamanlar bürokratik işlemler yok denecek kadar azdı. İkinci günü okula kaydım yapıldı haftasında okula başladım.
İlk defa defteri, kalemi, okul önlüğünü, okul çantasını dahası öğretmenlerimi görüyordum.
ATATÜRK İLKOKULU
1950 senesinde öğrencisi olduğum Atatürk İlköğretim Okulunun 1933'de temeli atılmış, 1937 tarihinde 40 bin liraya mal olarak aynı sene hizmete açılmıştır. Atatürk'ün 17 Kasım 1937’de Elazığ'a gelişiyle bu okula Atatürk İlkokulu adı verilmiş.
Bu okul bu onurlu ismi şanla şerefle bu güne kadar taşır olmuştur.
Ulu önder Atatürk'ün bu millete emir niteliğinde tavsiye ettiği cehaletle savaşımız bu okulunda hizmete girmesiyle hız kazanmış Elazığ gençliğine adeta bir armağan olarak sunulmuştur. Bu okulda bu gün 1500 civarında öğrenci kapasitesi mevcut olup 42 Dershanesi 1 bilgisayar laboratuarı bir Müdür, iki müdür yardımcısı, iki memur ve 60’tan fazla öğretmeniyle eğitim ve öğretime devam etmektedir.
***
Bizim 1950’lerde öğrencisi olduğumuz bu okulun o senelerde büyük bir bahçesi vardı. İl Halk Kütüphanesi, Atatürk Ana Okulu ve Devlet Klasik Türk Müziği Korosunun yeri bu okulun bahçesiydi. Gün geçtikçe biz büyüdük, biz büyüdükçe dünya küçüldü haliyle bu okulun bahçesi de küçüle küçüle şimdiki halini aldı.
O zamanlar bu okula paralel giden İstasyon Caddesi karo taşlarıyla kaplıydı. Caddenin ötesinde boydan boya Şehit İlhanlar Caddesinden gelip İstasyonun altındaki köprüden suları akan büyük bir dere vardı. Bu derenin etrafında özelikle tek katlı bazen de çıkmalı iki katlı evler vardı. O dereden karşıya geçmek için Emek taksinin bulunduğu mevkide bir köprü vardı bazen bu köprüden geçer bazen de düşe kalka toz toprak içerisinde bu dereden geçerdik.
***
Bu senelerde bu okulda sabah Atatürk, öğlen Uluova İlkokulu adı altında iki öğretim yapılırdı. Bizler Atatürk İlkokulunda okurduk. Başöğretmenimiz Ferit Köksal, öğretmenimiz Şefik sayılı adında iki muhterem eğitimciydi. Her ikisine de Allah'tan rahmetler diliyorum. Dikkat ederseniz bir insanın tahsil boyunca hatırından çıkaramadığı isimler ilkokul öğretmenleridir. Ortaokulda ve lisede pek çok öğretmenlerimiz olmuş bunların bazıları hafızamızdan silinmiştir. Bu bizim vefasızlığımızdan değildir. Bu tabiatın kuralıdır. Nedense ilkokul öğretmeninin yeri gönlümüzde ve hafızamızda ilelebet yerini koruyor çünkü onlar bizim ilk göz ağrılarımızdır. Hatta hatta ilkokul numaramız ve ilkokuldaki sınıf arkadaşlarımız bile aradan çok uzun yıllar geçmesine rağmen unutulmuyor.
***
Bu eğitim yuvasından, bu kutsal mekândan pek çok sevgi ve saygı ile yâd edeceğimiz nice öğretmenlerimiz gelip de geçiverdi... Bunlardan okul müdürleri Ferit Köksal, Fethi Okyar, Ahmet Uğraş, Behçet Erdem öğretmenim cennetmekân Şefik Sayılı, can arkadaşlarım rahmetli Nihat Seçkin, Saimay Kaan, Yakup Özdemir,
Solmaz Bozdoğan, Turgut Büyüksökmen, Fazlı Cavlu, Cahit Tataroğlu, Muhlis Öztürk, Zihni Dündar, Veysel Murat, Kenan Hatipoğlu, Cengiz Murat, Emine Adak, Sema Bulut, Rezzan Malatacık, Refika Özbey, Miyase Yılayaz, Refika Özbek, kivrem Ahmet Yıldırım ve akrabam Aydın Tat gibi hafızalarımızda yer eden pek çok saygıdeğer ve muhterem öğretmenlerimiz gelip de geçiverdiler…
***
Bu değerli eğitim ordusunun eğitimi sonucu memlekete ne hâkimler ne savcılar ne doktor, ne mühendisler, ne öğretmenler ne ilim adamları ne şair ve yazarlar yetişti.
Ulu önder Atatürk'ün bizlere armağan ettiği gurur abidemiz bu okulun ilelebet eğitim ve öğretim gibi hizmetlerini sürdürmesi bizleri mutlu ve mesut etmekte eğitimimize çok önemli katkılar sunmaktadır.
***
Düşününüz ben ve eşim, dört çocuğum ve bazı torunlarım olmak üzere biz üç göbek bu okulda eğitim gördük.
TEK ARZUMUN öğretmen olan kızımın da bu okulda eğitimciler ordusuna katılmasıdır.
Başta Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk, Öğretmenim Şefik Sayılı olmak üzere bu kuruma hizmet eden gelmiş geçmiş bütün müdür ve öğretmenlerimizi saygıyla anıyor ebediyete intikal edenlere Yüce Allah’tan rahmet hayatta olanlara sağlık ve selametler diliyorum.
*///*