Son yıllarda ülkemizde görülen ekonomik sıkıntılar ve birbirine bağlı sebeplerden dolayı birçok alanda fahiş olarak fiyatların arttığı gözlemlenmektedir. Söz konusu fiyat artışlarından en dikkat çekenlerden biri de hiç şüphesiz benzin ve mazot fiyatları olmuştur. Doğunun incisi güzel ilimiz Elazığ da bu hususta etkilenmiş ve hayat pahalılığı adeta her alanda kendini göstermeyi başarmıştır. Bu pahalılıklardan bir tanesi de hiç şüphesiz toplu taşımalara yapılan arka arkaya zamlardan ibarettir. İlgili kurumlar benzin ve mazot fiyatları artış gösterdiği zaman hemen toplu taşıma ücretlerine zam yapılması gerektiğini mevcut fiyat tarifelerine göre geçimlerinin zorlandığını her ne kadar ileri sürse de akıllara şu sorular gelmektedir; madem ki benzin ve mazot fiyatları artış gösterdiği zaman hemen zam yapan toplu taşımacılar neden benzin ve mazot fiyatları arttığı oranda düştüğü zamanda indirim yoluna gitmemekte ve bu durumda sessiz kalmayı tercih etmektedirler? Bunun yanı sıra benzin ve mazot fiyatları ilimiz Elazığ’da farklı Türkiye’nin diğer illerinde farklı olmadığı halde neden birçok büyükşehir iline göre en pahalı toplu taşıma hizmeti Elazığ’da? Madem ki gelen zamlar toplu taşımaya zam yapılınca anca karşılıyor ise büyükşehirlerde mesela İstanbul veya İzmir’de adeta Elazığ’da bir minibüsün gittiği mesafenin neredeyse 2 katı yol gitmelerine rağmen fiyata oranlandığı zaman Elazığ’da ki toplu taşıma ücretleri hemen hemen aynı veya az daha pahalı? Bir diğer merak konusu olan husus ise birçok büyükşehir olan ilimizde minibüs fiyatlarında mesafeye göre ücret alınırken, güzel şehrimiz Elazığ’da neden mesafeye göre ücret alınmamaktadır. Örnek verecek olursak mesela Çaydaçıra 2. Etap minibüslerine bindiğiniz takdirde tam yolcu ücreti olarak 6 TL vereceksiniz ve bu ücret karşılığında ister Hükümet Konağı’nda inin, isterseniz de Çaydaçıra Mahallesinin son durağında inin aynı ücreti ödemek zorunda kalacaksınız. Tüm bu sorular büyükşehir illeri de göz önüne alındığı zaman ‘NEDEN ELAZIĞ?’ sorusunu sormadan geçemiyoruz.
Bir diğer husus ise minibüs hizmeti yapan kardeşlerimizin araçlarının camları genelde kapalı ve açılmaması için kilitli oluyor bazıları klima açarken ki klima da gereğinden fazla yolcu alındığı çoğu zaman yetersiz ve hala covid19 tam geçmemişken adeta sağlık açısından tehditler savurduğu kaçınılmaz bir durum haline gelmiştir. Bazıları da tehlikeli ve yasak olmasına rağmen fazla yolcu alarak veya kapı açık giderek hareket etmektedirler. Peki çözüm ne olması lazım? Bu konuda Elazığ Valiliği kolluk kuvvetlerine talimat vererek il içinde ki ulaşımlarda denetimleri arttırmalı ve kurallara uymayanlara bu konularda gerekli idari işlemler yapılmalıdır. Ama ne yazık ki ilimizde bu konuda hiçbir denetleme yapılmıyor adeta herkes kendi kafasına göre hareket ediyor. Burada mağdur olan gerek sağlık açısından ve gerekse güvenlik açısından(fazla yolcu taşınması) halk oluyor. Elazığ halkı vatanını milletini her zaman seven sahip çıkan laf ettirmeyen bir vatansever halk olmasının karşılığı çektiği bu zorluklar karşısında yetkililerin susmasını mı getiriyor?
Ulaşımda büyük sorunları olan ilimizde il belediyemize de büyük görevler düşmektedir. Belediyemiz gece gündüz demeden Elazığ için güzel çalışmalara imza atarken ulaşım konusunda da birçok hat seferlerinde otobüs sayılarını eğer imkân var ise arttırması ve sefer saatleri en fazla 15 dakikada bir hale gelmesi hiç olmazsa vatandaşın minibüslere mecburiyetten binmesinin önüne geçecektir ki belediyelerin görevlerinden birisi de kar amacı olmadan halka hizmet etmektir.
Ulaşımın yanı sıra ekmek fiyatlarında da Elazığ, başkent Ankara ekmek fiyatları kıyaslandığı zaman başkentlilere göre pahalıdan ekmek almaktadırlar. Kolay anlaşılması için örnek vermek gerekirse;”Ankara Halk Ekmek’in ürettiği 250 gram ekmeğin perakende satış fiyatı, 8 Ağustos 2022 tarihi itibarıyla kar elde etmeksizin ve maliyetine 3 lira olarak belirlenmiştir. Bu durum ilimizde ne yazık ki, 200 GRAM EKMEK 4 LİRA. Elazığ’da en son 1 Nisan 2022 tarihinde ekmeğe zam yapılmıştı. Fırıncılar Odası tarafından alınan bir önceki karara göre Elazığ’da açık ekmek 240 gramdan 200 grama düşürülmüş ve 3 liradan satışa çıkarılmıştı. Somun ekmekte ise gramajda bir değişiklik yapılmazken fiyatı 2 lira 50 kuruştan 3 liraya çıkarılmıştı. Fırıncılar Odası tarafından alınan yeni kararla birlikte Elazığ’da 200 gram açık ekmek satışı 4 lira olarak belirlendi. Tüm bunlarda gramaj ve fiyat dağılımına bakıldığı zaman büyük bir adaletsizlik olduğu görülmektedir. Vatansever, mert yürekli insanların olduğu bu aziz şehir Elazığ’ımızda böylesine diğer illere kıyasla vatandaşının mağdur edilmesi tarafıma bu konuda dile getirmem için çok söylenmesine karşılık bu adaletsizliği söylemeyi ve bu konular ile ilgili görevlileri iş başına güzel hemşerilerim adına davet ediyorum. Artık ‘NEDEN ELAZIĞ?’ yerine ‘İYİ Kİ ELAZIĞ’ denilmesi bu halka çok görülmemeli.
